Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi’nin Cenevre’deki otutumuna bağlanan Hong Kong Özel İdari Bölgesi Baş Yöneticisi Carrie Lam, Çin’in Ulusal Güvenlik Yasası’nı onaylamasını savundu ve yasanın Hong Kong’da “boşluğu dolduğunu”, “özerkliğe zarar vermediğini” iddia etti. Yeni yasa başta ABD olmak üzere, Avrupa Birliği, İngiltere ve Japonya tarafından sert tepkiyle karşılandı. Çin yönetimiyse yasanın tamamen Çin’in iç işi olduğunu ve yabancı devletlerin karışma hakkının bulunmadığını açıkladı.
Sokağa çıkacaklar
Hong Kong’da geçen yıl 9 Haziran’da bir milyona yakın gösterici sokaklara dökülmüş ve suçluların Çin’e iadesi tasarısını protesto etmişti. Bölgede aylarca süren protestoların ardından yerel hükümet, geçen yıl 23 Ekim’de tasarıyı geri çekmişti. Ancak Kovid-19 sürecindeki uygulamalar sürerken, tepki gören Ulusal Güvenlik Yasası kararı Çin Ulusal Halk Kongresi’nce 28 Mayıs’ta kabul edilmişti. Ulusal Güvenlik Yasası, Çin merkezi hükümetini yıkma, isyana teşvik, vatana ihanet, terörle ulusal güvenliği tehlikeye atan fiil ve etkinliklerin yasaklanmasını içeriyor. Yasanın Hong Kong’un özerkliğine darbe vurmasından endişe ediliyor. Hong Kong, Çin ana karasının aksine, geniş özgürlüklerden faydalanabiliyordu. Uluslararası Af Örgütü, yasayı “yakın geçmişte, insan haklarına yönelen en büyük tehdit” açıklaması yaptı.
Yasanın onaylanmasının ardından Hong Kongluların tepkisi merak konusu. Kovid-19 sürecinde bölgede toplanmalar yasaklanmıştı. Ancak bugün, Hong Kong’un İngiltere’den Çin’e devrin yıldönümü kutlanacak. Bazı eylemcilerin, yıldönümünde yapılması planlanan yürüyüşe katılması bekleniyor.
İhbar Hattı
532 609 15 47
