Yaşar Geler
  02-03-2024 10:57:00

Yerelde ve Evrensel de Siyaset

Siyaset sözcüğü 1500’lü yıllarda kullanılmaya başlanmıştır. Siyaset genel bir ifadeyle,’’ insanları yurttaşlık düzeyinde etkilemek ve yönetebilmektir’’ denilebilir. Eski Yunan’daki ilk demokrasilerden beri anlam genişlemesine uğramıştır. Hükümet uygulamalarını yürütmek, bir topluluğun kontrol ve ikna edilmesi ya da herhangi bir konuda uzlaşma ve yürütme çabaları anlamına da gelebilmektedir.
     Siyaset, güncel sözlükte ise: ‘’Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış biçimidir.’’ şeklinde yer almaktadır.
     Anlamları farklı olsa da eş anlamlı gibi görünen politika sözcüğü ise, güncel sözlükte: ‘’Devletin etkinliklerini amaç, yöntem ve içerik olarak düzenleme ve gerçekleştirme esaslarının bütünüdür’’ şeklinde görebilmekteyiz. Politika sözcüğü 20. yüzyıl itibariyle yaygınlaştı. Bu kavramları böylece açıkladıktan sonra ülkemizde ve dünyada siyaset kurumunun nasıl işlediği ve bizim siyaseti nasıl algıladığımızı ve anladığımızı irdelemek istiyorum.
     Ta ki Osmanlı Devleti döneminden itibaren her ne kadar tek kişilik yönetimlerin olduğunu bilsek de siyaset yapıldığını ve alınan her kararın bir siyaset içerdiğini anlayabiliyoruz. Tarihsel genel verilerden ve kitaplardan edindiğimiz bilgilere göre devlet yönetimleri hep babadan oğula geçmiştir. Bu süreç bile aslında bir siyaset gereğidir. Her ne kadar tek kişilik siyaset oluşsa da sonucuna baktığımızda ve halkının kaderini etkileyici kararların alındığını görmekteyiz. Ülkede yaşayan insanlar arasında sanki başka aklı çalışan, devlet yönetme yeteneği bulunan hiçbir insan yokmuş gibi hep oğullardan, oğul yoksa kardeşlerden, damatlardan vb. kişiliklerden seçildiğini gözlemlemekteyiz. Bu durumun aslında ne kadar zorlu süreçleri de beraberinde getirdiğini görmekteyiz. En zorlu süreçler de özellikle kardeş kıyımlarına, yakın aile düşmanlıklarına, entrikalara açık olduğu bilinmektedir. Özellikle saray çevreleri içerisinde kalan insanların devlet yönetme gibi sorumluluklarının olduğu, saray dışı insanların buna uygun görülmediği, neredeyse yok sayıldığı süreçlerdir bu süreçler.
     Yakın tarihimizde ise, yani cumhuriyet döneminden söz ediyorum, her ne kadar devlet yönetim biçimi değişiklik göstermeye başlamışsa da seçen ve seçilen insan kitleleri cumhuriyet öncesi dönemi pek te aratmıyor diyebiliriz. Şimdi ne demek istediğimi sorar olduğunuzu hissedebiliyorum. Yani Osmanlı dönemi farklı bir devlet yönetim biçimi, Cumhuriyet ise, tamamen farklı bir yönetim biçimidir. Evet, buraya kadarı doğrudur. Devletin yönetim ilkelerinde önemli değişiklikler olmuştur. Çok önemli devrimler gerçekleştirilmiştir. Kadınlarımız eğitim ve sosyal hayatın içine katılmış, seçme ve seçilme hakları verilmiştir. Önemli harf devrimleri gerçekleşmiş, Tevhidi Tedrisat dediğimiz öğretimin birleştirilmesi yasaları çıkarılmış, din ve devlet işleri birbirinden ayrılmıştır. Daha onlarca, yüzlerce hatta binlerce değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Buraya kadar yapılan tüm reformların önünde saygıyla eğilmek boynumuzun borcudur. Fakat asıl olan bir değişikliği gerçekleştiremediğimizi görüyorum. Şimdi bu kadar değişim yapılmış ta asıl olan değişiklik ne olur ki? Sorusunu sorduğunuzu düşünüyorum. Evet, çok önemsediğim konu yıllardır aklımdan çıkmaz oldu. Sürekli beynimi kemirip duruyor. Bu ülkenin, cumhuriyetle birlikte nüfusu yaklaşık yirmi milyonlardan geliyor. İlk dönemlerde temsil etme ve edilme noktasında bir sıkıntı gözükmüyor. Hemen her yöreden ve her kesimden insanlar hayatın her alanında görev alırlar. Mecliste temsil edilme de buna benzerdir. Fakat zaman geçtikçe görülmeye başlandı ki özellikle yasa yapma, devlet yönetme ve kamu da görev alma noktasında sanki Osmanlı devlet yönetme modeline geri dönülmeye başlandı. Yakın tarihi inceliyorum, okuyorum ve görüyorum ki sanki ülkede onlarca milyon insan yokmuş, bu insanlar eğitim almamış ve devlet yönetme yetenekleri gelişmemiş gibi hep aynı sülalelerden insanlar siyaset yapıyor. Aynı ailenin bireyleri neredeyse devletin her kademesinde yerleşikler. Baba bir şekilde sistemin dışına çıktığında hemen yerini oğul dolduruyor. Oğul yoksa kızı yerleşiyor. Kızı yoksa kardeşi görev alıyor. Kardeş yoksa damatlar ya da gelinler sisteme yerleştiriliyor. Bu zümre ise, ülkenin azınlık kesimini temsil eden kitlelerdir. Yani demokrasinin gereği olan, ‘’azınlıklar çoğunluklara tabi olur ya da azınlıklar da bir şekilde temsil edilirler’’ ilkesi yerlerde sürükleniyor. Neredeyse tüm siyasi örgütlerin liderleri çalışacakları kişileri tabandan gelecek sese kulak vermeden kendi öncelikleriyle belirlemeye çalışıyorlar hatta belirliyorlar. Peki, o halde şimdi soralım: Bizim demokrasi ilkemiz ve anlayışımız nerede? Her ne kadar ülkemizin gerçeklerinden yola çıkarak anlatımlar yaptıysam da bu durumun dünya ülkelerinde de pek farklı olmadığını bilmekteyiz. Özellikle süper güç dediğimiz ya da ileri demokrasi uygulanıyor dediğimiz Amerika’da bile aynı şekilde yürüyor. Örneğin; Adamslar, Kennedyler, Bushlar, Clintonlar vb. gibi. Aslında daha birçok Arap ülkelerinde, Asya ülkelerinde, Avrupa ülkelerinde de farklı olmadığını görüyoruz. Yani yüz milyonluk Amerika bazı ailelerin dışında devlet yöneticisi yetiştiremiyor. Aslında her ülke de devletleri yönetecek yetenekte milyonlarca insan var ama herkese niye versinler ki? Nasılsa gidişten herkes memnun! Devletlerde liyakat var mı, yok mu kimsenin derdi değil. Liyakatli insan ezilmez, boyun eğmez. Kanun ve kurallar çerçevesinde işini yapar. Hiç bu tür bir insan kimsenin işine gelir mi? Hepimiz biliyoruz ki gelmez. 
     En küçük siyasi parti yönetimlerine bakıyorum, hep ahbap çavuş ilişkileriyle yerleşmişler. Adı demokrasi olmuş. Yerel yönetimlere bakıyorum, babadan oğula ya da sülaleden sülaleye akrabalarla dolu. Liyakat yerlerde geziniyor. Yani madem akrabalık ilişkileriyle alacaksın bari işe uygun adam al. Adama iş bulma ya da adama iş uydurma ile yönetmeye çalışma. Peki, ülkedeki mutsuz çoğunluk ne olacak? Onların hiç mi yönetme hakları olmayacak? Onların hiç mi rahat yaşama olanakları olmayacak? Bir yerde on binlerce lira maaşla geçinemiyorum diye ağlayan insanlar varken, diğer yanda bin liralarla yaşama tutunmaya çalışan insanların hakları ne olacak? Bir yerde birçok hastalığın neden olduğu sağlık sorunlarını aşamayan, tedavi olmakta zorlanan, ilaç alamadığı için ya da ilaçları SGK kapsamı dışında olduğundan ilacını alamayan ve ölen insanlar varken diğer yanda o garibana verilen maaş kadarını bir kafede tüketen insanların varlığı ne olacak?
     Siyaset ve politikada ilkeler olmadıkça, her kesim eşit şekilde temsil edilemedikçe dünyanın neresinde olursanız olun hiçbir şey değişmez. Yerelden evrensele siyaset yaşamında mutlak değişimler olmalıdır. Ülkelerin en ücra köşelerinde ki insanların da temsil etme ve edilme hakları gerçekleştirilmelidir. Değişen dünya yaşam koşullarında, bilimin ışığında birçok değişimler yaşanırken, siyaset alanında neden bu tür olumlu değişimler yaşanılmaz, anlamakta zorlanıyoruz. Örneğin; bir ülkenin Tarım ve Hayvancılık Bakanı neden bir çiftçi olmasın?
     Yerelden evrensele hiçbir şey fark etmiyor. Siyasetin yeri, zamanı, ırkı, dili, dini, imanı, mezhebi vb. olmuyor. Demek ki, insanın doğasında bu yönde bir değişimin olması kısıtlanmıştır. Ne yazık ki kısıtlı siyasi anlayışın içerisinden en iyisini bulmaya çalışan dünya insanları vardır.
  • Bu yazı 6523 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum

  YAZARIN DİĞER YAZILARI

PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 12 9 1 2 25 6 29 +19
2 Fenerbahçe 12 8 0 4 25 10 28 +15
3 Trabzonspor 12 7 1 4 18 8 25 +10
4 Samsunspor 12 6 1 5 18 11 23 +7
5 Göztepe 12 6 2 4 15 6 22 +9
6 Beşiktaş 12 6 4 2 21 16 20 +5
7 Gaziantep FK 12 5 3 4 17 20 19 -3
8 Alanyaspor 12 3 3 6 12 12 15 0
9 Konyaspor 12 4 6 2 18 20 14 -2
10 Çaykur Rizespor 12 3 4 5 14 16 14 -2
11 Kocaelispor 12 4 6 2 11 15 14 -4
12 Başakşehir FK 12 3 5 4 13 11 13 +2
13 Antalyaspor 12 4 7 1 13 23 13 -10
14 Gençlerbirliği 12 3 7 2 12 17 11 -5
15 Kasımpaşa 12 2 6 4 11 17 10 -6
16 Kayserispor 12 1 5 6 13 28 9 -15
17 Eyüpspor 12 2 8 2 6 15 8 -9
18 Fatih Karagümrük 12 2 9 1 12 23 7 -11
Takım O G M B A Y P AV
1 Bodrum FK 13 8 2 3 32 12 27 +20
2 Pendikspor 13 7 1 5 26 9 26 +17
3 Amed SK 13 8 3 2 30 16 26 +14
4 Esenler Erokspor 13 7 2 4 32 14 25 +18
5 Çorum FK 13 7 2 4 23 13 25 +10
6 Erzurumspor FK 13 5 0 8 23 11 23 +12
7 Van Spor FK 13 5 3 5 18 14 20 +4
8 Bandırmaspor 13 5 3 5 17 13 20 +4
9 Iğdır FK 13 5 4 4 19 19 19 0
10 Serik Belediyespor 13 5 4 4 16 20 19 -4
11 Keçiörengücü 13 4 4 5 20 15 17 +5
12 Boluspor 13 4 4 5 19 15 17 +4
13 Sivasspor 13 4 4 5 17 13 17 +4
14 Sakaryaspor 13 5 6 2 23 26 17 -3
15 İstanbulspor 13 2 3 8 12 17 14 -5
16 Sarıyer 13 3 8 2 12 19 11 -7
17 Ümraniyespor 13 3 8 2 8 21 11 -13
18 Manisa FK 13 2 7 4 16 26 10 -10
19 Hatayspor 13 0 9 4 12 35 4 -23
20 Adana Demirspor 13 0 12 1 8 55 17 -47
Takım O G M B A Y P AV
1 Mardin 1969 Spor 12 9 1 2 30 9 29 +21
2 Aliağa Futbol A.Ş. 12 8 3 1 33 8 25 +25
3 Bursaspor 12 8 3 1 30 12 25 +18
4 Güzide Gebze Spor Kulübü 12 7 1 4 23 10 25 +13
5 Kahramanmaraş İstiklalspor 12 7 3 2 26 10 23 +16
6 Isparta 32 Spor 12 6 2 4 22 11 22 +11
7 Ankara Demirspor 12 6 2 4 20 13 22 +7
8 Menemen FK 12 5 3 4 22 15 19 +7
9 68 Aksaray Belediyespor 12 4 2 6 16 8 18 +8
10 Muş Spor Kulübü 12 5 4 3 22 15 18 +7
11 Arnavutköy Belediye 12 4 5 3 11 11 15 0
12 Fethiyespor 12 3 5 4 22 16 13 +6
13 1461 Trabzon FK 12 3 5 4 19 20 13 -1
14 Kırklarelispor 12 2 4 6 12 19 12 -7
15 Yeni Mersin İdman Yurdu 12 2 8 2 10 27 8 -17
16 Somaspor 12 1 8 3 11 27 6 -16
17 Adanaspor 12 0 11 1 4 62 1 -58
18 Yeni Malatyaspor 12 0 10 2 8 48 40 -40
Takım O G M B A Y P AV
1 Çorluspor 1947 10 6 2 2 16 8 20 +8
2 Beykoz İshaklıspor 10 5 1 4 18 11 19 +7
3 Galata 10 5 2 3 15 8 18 +7
4 K.Çekmece Sinopspor 10 5 2 3 15 9 18 +6
5 Etimesgut Spor 10 5 2 3 9 4 18 +5
6 Bursa Yıldırımspor 10 5 2 3 12 9 18 +3
7 Yeşil Yalova FK 10 5 3 2 17 12 17 +5
8 Çankaya SK 10 4 3 3 14 12 15 +2
9 İnegöl Kafkas GK 10 4 3 3 14 12 15 +2
10 Silivrispor 10 4 4 2 15 14 14 +1
11 Bulvarspor 10 3 6 1 11 17 10 -6
12 Bursa Nilüfer FK 10 2 5 3 9 13 9 -4
13 Kestel Çilekspor 10 3 7 0 10 17 9 -7
14 Polatlı 1926 Spor 10 3 7 0 5 13 9 -8
15 İnkılap FSK 10 2 5 3 7 16 9 -9
16 Edirnespor 10 1 8 1 9 21 4 -12
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 22/11/2025 Kayserispor vs Gaziantep FK
 22/11/2025 Eyüpspor vs Fatih Karagümrük
 22/11/2025 Galatasaray vs Gençlerbirliği
 23/11/2025 Göztepe vs Kocaelispor
 23/11/2025 Alanyaspor vs Kasımpaşa
 23/11/2025 Beşiktaş vs Samsunspor
 23/11/2025 Çaykur Rizespor vs Fenerbahçe
 24/11/2025 Başakşehir FK vs Trabzonspor
 24/11/2025 Konyaspor vs Antalyaspor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 21/11/2025 Manisa FK vs Adana Demirspor
 22/11/2025 Bandırmaspor vs Çorum FK
 22/11/2025 Boluspor vs Amed SK
 22/11/2025 İstanbulspor vs Sakaryaspor
 22/11/2025 Hatayspor vs Pendikspor
 23/11/2025 Iğdır FK vs Erzurumspor FK
 23/11/2025 Ümraniyespor vs Bodrum FK
 23/11/2025 Van Spor FK vs Keçiörengücü
 23/11/2025 Esenler Erokspor vs Sivasspor
 24/11/2025 Serik Spor vs Sarıyer
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 26/11/2025 Beykoz Anadolu vs Elazığspor
 26/11/2025 Bucaspor 1928 vs Adana 01 Futbol Kulübü
 26/11/2025 GMG Kastamonuspor vs Altınordu
 26/11/2025 İnegölspor vs İskenderunspor A.Ş.
 26/11/2025 Karaman Futbol Kulübü vs Karacabey Belediye Spor
 26/11/2025 Kepezspor FAŞ vs 24Erzincanspor
 26/11/2025 Muğlaspor vs Beyoğlu Yeniçarşıspor
 26/11/2025 Sincan Belediye Ankaraspor vs MKE Ankaragücü
 26/11/2025 Şanlıurfaspor vs Batman Petrolspor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 30/11/2025 Bulvarspor vs Kestel Çilekspor
 30/11/2025 Bursa Yıldırımspor vs Çorluspor 1947
 30/11/2025 Çankaya SK vs Etimesgut Spor
 30/11/2025 Edirnespor vs Polatlı 1926 Spor
 30/11/2025 Galata vs Beykoz İshaklıspor
 30/11/2025 İnegöl Kafkas GK vs İnkılap FSK
 30/11/2025 K.Çekmece Sinopspor vs Silivrispor
 30/11/2025 Yalova FK 77 vs Bursa Nilüfer FK
HABER ARŞİVİ
ŞANS OYUNLARI
BİZİ TAKİP EDİN
GAZETEMİZ
YUKARI