Hava sıcaklıklarıyla birlikte artan orman yangınlarına dün yenileri eklenirken özellikle İzmir’de alevlere karşı büyük mücadele veriliyor…* İzmir’in Ödemiş ilçesinde önceki akşam başlayan orman yangınında Tosunlar, Suçıktı, Köseler ve Üzümlü mahalleleri tahliye edildi. Suçıktı’da tahliyeler sırasında alevlerin küle çevirdiği bir evde 81 yaşındaki yatalak hasta İbrahim Erkan’ın cesedi bulundu. Erkan’ın eşinin yangın sırasında yardım bulmak için evden ayrılmak zorunda kaldığı öğrenildi.ARAÇ BOZULDUKonya’dan İzmir’e gelerek Ödemiş’teki yangına müdahale eden dozer operatörü İbrahim Demir (39) Tosunlar Mahallesi’nde araç arıza yapınca alevlerin arasında kaldı. Demir hayatını kaybetti, mesai arkadaşı Ragıp Şahin ağır yaralandı. Demir’in 2008 yılından bu yana Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yaptığı öğrenildi.Yol kapatıldı* Çeşme’de tarım arazisinde önceki gün çıkan ve ormana sıçrayan yangına müdahale dün de sürdü. Yangının etkilediği bazı mahalleler tahliye edildi. Saatteki hızı yer yer 80 kilometreyi aşan rüzgâr, çalışmaları zorlaştırdı. Alevler bazı kesimlerde İzmir-Çeşme Çevre Yolu’nda refüje kadar ilerledi. Yolun bazı bölümleri trafiğe kapatıldı. İzmir-Aydın Otoyolu da trafiğe kapatıldı.* Buca ilçesi Zafer Mahallesi yakınlarındaki ormanda da dün saat 16.00 sıralarında yangın çıktı.Şehit orman işçisi için taziye mesajıCumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, Ödemiş’teki yangında şehit olan orman işçisi İbrahim Demir için taziye mesajı yayımladı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Demir’e Allah’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına sabır diledi. -ANKARA Milliyet Neden İzmir?İzmir, Antalya ve Muğla ile birlikte son 10 yılda Türkiye’de hem en çok yangın çıkan hem de yangınlarda en çok ormanın kaybedildiği üç bölgeden biri oldu. Türkiye Ormancılık Derneği’nin resmi verilerden derlediği istatistiklere göre, 2014-2024 arasında Türkiye genelindeki yangınların yaklaşık yarısı bu üç bölgede meydana geldi. Orman bölgeleri sınıflandırmasında Manisa’yı da kapsayan İzmir bölgesi, Türkiye’de tüm zamanların en çok orman yangınının yaşandığı 2024 yılında, en fazla alanın kaybedildiği ikinci kent oldu. Son on yılda İzmir’de, Antalya’dan daha fazla yangın yaşandı. Ancak yanan alan açısından üçüncü sırada yer aldı. İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nden Prof. Dr. Doğanay Tolunay, bu sonucun İzmir’deki ormanların “parçalı olmasıyla” bağlantılı olduğunu belirtti. Tolunay, İzmir’de ormanların, tarım, yerleşim, turizm gibi nedenlerle bölünmüş olduğunu vurguluyor.Risk yüksekİstanbul Teknik Üniversitesi’nden İklim Bilimci Prof. Dr. Barış Önol’un ortak yazarı olduğu 2021 tarihli bir araştırmaya göre İzmir, Avrupa ve Akdeniz bölgesinde iklim riskleri açısından en hızlı yükselen ikinci şehir.
Film karesini andıran o anlarÇeşme’deki yangının çevreye verdiği tahribatı görmek, son durumu yakından takip etmek için facianın ikinci günü sabahın erken saatlerinde foto muhabirimiz Cengiz Malgır ile bölgeye gittik. Otobanın yangın nedeniyle kapatılması sebebiyle eski Çeşme yolunu kullanmak istedik. Güzelbahçe sahilinden geçerek Nohutalan köyüne kadar sorunsuz gelmeyi başarabildik. İlk gün akşam saatlerinde alevlerin dayandığı köyü geçtikten sonra dumanlar da trafik de artmaya başlamıştı.Vatandaşlardan bazıları evlerine bazıları ise yakınlarına ulaşmak için Çeşme’ye gitmek istiyordu. Görünen o ki güvenlik güçlerinin, “Bu yol da tehlikeli olabilir. Yangın söndürme çalışmaları sürüyor. Zorunlu değilseniz girmeyin” uyarılarına kulak asan pek yoktu. Rüzgar santralinin bulunduğu alandaki yangın rüzgârın da etkisiyle şiddetlenmiş, iki şeritli yolun sağ ve sol tarafındaki ağaçlar, makilik alanlar küle dönmüş, saatlerdir alevlerle mücadele veren ekipler canla başla soğutma çalışmalarına devam ediyordu.Birden canlandı!Oluşan trafiğin içinde görüntü alarak Çeşme’ye doğru ilerlerken yaklaşan tehlikenin farkına varamadık. Şiddetini gittikçe artıran rüzgâr, sağımızda bulunan ve “söndü” denilen yerlerdeki ateşleri birden canlandırdı. Ve dakikalar içinde 300 metre ötemizdeki alandan yola doğru alevlerin gelmeye başladığını gördük. Hemen arabayı durdurduk.Önümüzde giden iki araç dumanlar arasında çoktan kaybolmuştu. Tehlikenin farkına varıp ters yöne doğru hızla geri dönmek isteyince arkamızdan gelen araç sürücüleri de panikledi. O an birden ortalık karıştı ve trafik kilitlendi. Neyse ki imdadımıza bir yangın söndürme uçağı yetişti, rüzgar kısa süre sonra alevlerin yönünü yolun karşısına doğru değiştirdi. O yoğun duman, alevler, kaçışan araçlar, havada helikopter…Yaşadıklarımız bir filme çekilseydi adı “Cehennemden Kaçış!” olabilirdi sanırım. Saniyeler içinde cereyan eden ve ne yapacağımızı bilemediğimiz o korku dolu anlar, yangın bölgesine gerekmedikçe girmemek gerektiğini, rüzgarın yönüyle değişen alevlerin arasında kalabileceğimizi bizlere açıkça göstermişti.Saatler 18.00’i gösterirken hâlâ dumanlar ve yer yer rüzgarla canlanan alevler arasındaki eski Çeşme yolu üzerinden bu kez İzmir’e dönmeye çalışıyoruz. Yanımızdan telaşla itfaiye, arasöz, polis ve ambulanslar geçip gidiyor, herkes insanüstü bir çabayla kenti günlerdir perişan eden yangınları kontrol altına almaya çalışıyor... Küller içinde kalan cennet Çeşme ise sessizce kurtarılmayı bekliyor. -ASLI ÖKTENER
'Killi su ve köpük önerisi'Yangın Ekolojisi Uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, orman yangınlarına müdahaleye ilişkin önerilerde bulundu. “Yüksekten atılan suyun büyük bölümü yere inmeden hem ateşin sıcaklığı hem de hava sıcaklığı nedeniyle buharlaşabiliyor” diyen Neyişçi, “Bunu engelleyebilmek, suların biraz daha ağır düşmesini sağlamak için Orman Genel Müdürlüğü’nün yangın söndürme havuzlarından su alırken, suyun içerisine belli miktarlarda kil katmakta fayda var. Bu durumda su bitki üzerine daha iyi yapışır ve etkisi artar. Köpük de aynı işi görür. Köpüğün de suya oranla viskozitesi yüksek olduğu yani yapışkanlığı olduğu için yanıcı maddeyle alev arasındaki ilişkiyi kesebiliyor. Söndürmek için kimyasallar var. Bunlar maliyet hesabı olarak düşülüyor ama beş sefer, 20 sefer yapacağınıza bir sefer bunlardan yapın çok daha etkili olur” ifadelerini kullandı. -MELTEM GÜNEŞ/ANKARA
Neyişçi, yangınların ardından ormanlarda yapılacaklara ilişkin de uyarılarda bulunarak şunları aktardı: “Yanan alanlarda bir sene hiçbir şey yapılmamalı. Doğaya bir yıl şans verilmeli. Orman Genel Müdürlüğü’nün uzmanlarını gönderip alanın nerelerinde doğanın destek istediğini, nerelerinde yenileme işini kendisinin başaracağını incelemesi gerekir. Öncelik ormanın kendini kendisini yenilemesine izin vermektir. Toprakta bir sürü tohum, ‘yangın gelsin üzerimizdeki bu gölgeyi alsın, bizim rekabetimizi ortadan kaldırsın’ diye bekliyor. Hemen çimlenip alanı yemyeşil hale getirirler.”
Yumaklı: Bir haftada 624 yangın çıktıTarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bu yılın ilk 6 ayında 3 bin 44 adet yangın meydana geldiğini belirterek, bu yangınlardan 624’ünün bu hafta içinde çıktığını ve 621’inin kontrol altına alındığını söyledi. Çeşme yangınının enerjisini düştüğünü, yanan her metrekareyi yeşerteceklerini vurgulayan Yumaklı, “Yangınların içerisine canını hiçe sayarak dalan arkadaşlarımızdan bir tanesini maalesef şehit verdik. Bir diğer arkadaşımız da şu anda entübe vaziyette hastanede” dedi. Mangal ateşi Silivri’de ormanı yaktıİstanbul’un Silivri ilçesine bağlı Çanta Mahallesi’nde, dün tarım arazileri ve yerleşim alanlarına yakın bölgedeki ormanda yangın çıktı. Yangına iki yangın söndürme uçağı, yedi arazöz, 21 araç ve 74 personelle müdahale edildi. Köylüler de traktörleriyle yangın bölgesine giderek, çalışmalara destek oldu. İstanbul Valisi Davut Gül, bir kişinin mangal yaptığı sırada alevlerin çalılık alandan ormana sıçradığını ve şahsın gözaltına alındığını açıkladı. Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu da yangın söndürme çalışmalarını yakından takip etti. Balcıoğlu, “Yaklaşık 500 dönüme yakın bir alan. Büyük bir alan” dedi. Dün Sultangazi’de bulunan Hacı Bektaş-ı Veli Kent Ormanı’nda çıkan ve yaklaşık 10 dekar alanda etkili olan yangın ise kontrol altına alındı. -
Yangına müdahale eden ekiplerin bu fotoğrafı, yürütülen mücadeleyi en iyi anlatan karelerden biri...(Fotoğraf sosyal medyada İzmir’in Nabzı sayfasından alındı.)Bütün ekipler seferber olduİzmir Çeşme’deki yangının kontrol altına alınması için İzmir Orman Bölge Müdürlüğü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi’nin yanı sıra Ankara, İstanbul, Eskişehir, Muğla, Aydın, Manisa, Denizli, Düzce, Kastamonu itfaiye ekipleri, Çeşme Belediyesi Zabıta, Park ve Bahçeler ve Fen İşleri, İZSU, İlçe Jandarma Komutanlığı, İzmir AKUT ile çevre ilçe belediye ekipleri seferber oldu.
Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli, “Yurttaşlarımızın hem belediye tesislerimize hem de konaklama yapabilmeleri, geceyi geçirebilmeleri için otellerin de katkıları ile yerleşimlerini sağladık. Sadece insanların tahliyesi değil hayvanların da can güvenliğini sağlamak bizlerin önceliği. Yeşil alanlarımız kül oldu. Bu büyük bir acı. Büyük bir felaket. Evlere sirayet etmemesi için büyük bir dayanışma gösterdik” dedi. -EREN AKfetzedelere yardımİçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, ülke genelinde meydana gelen yangınlara ilişkin açıklama yaptı. Yerlikaya, “Yangın afetinden etkilenen afetzede vatandaşlarımıza barınma, taşınma ve eşya yardımı kapsamında, İzmir ilimiz için 14 milyon 258 bin 400 lira, Bilecik ilimiz için 5 milyon 745 bin lira, Manisa ilimiz için 1 milyon 600 bin lira olmak üzere toplam 21 milyon 603 bin 400 lira ödeme yapılmıştır” ifadesini kullandı. Yerlikaya, ayrıca “İzmir ilinde 110 konut, iki iş yeri ve bir ahır, Bilecik ilinde 69 konut, 3 iş yeri ve 27 ahır, Manisa ilinde ise beş konut yangın afetinden dolayı ağır hasar gördü” bilgisini paylaştı.Felaketin sebebi biçerdöverSakarya’nın Taraklı ilçesinde başlayıp Bilecik’e sıçrayan ve yüzlerce hektar orman alanının kül olmasına sebep olan yangının çıkış sebebi belli oldu. Konuya ilişkin açıklama yapan Sakarya Valisi Rahmi Doğan, “Biçerdöverden kaynaklanan bir yangın olduğu tespit edildi. Burada üç kişi gözaltına alındı ve onlarla ilgili adli süreç de devam ediyor. Önemli olan yangını çıkartmamak, yangınlar insan eli ile çıkıyor” ifadelerini kullanıyor.
Küçük kahramanBurdur merkeze bağlı İğdeli köyünde, bahçede kontrolsüz yakılan ateş, iki ev ile bir metruk binayı küle çevirirken, küçük bir kahramanın dikkati sayesinde daha büyük bir felaketin önüne geçildi. 5 yaşındaki Aslı Gül, dumanları fark edip ailesini uyandırınca yangın 112’ye bildirildi. İtfaiyenin zamanında müdahalesiyle, köydeki diğer evlerin yanması engellendi.