Aslıhan Altay Karataş - İran istihbaratı ile ilgili uluslararası analizlerde özellikle devrimden sonraki süreçte, İstihbarat Bakanlığı ve Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı istihbarat birimlerinin çekişmesinin ve iç politikadaki olumsuz rekabetin başta İsrail olmak üzere hasım güçlere alan açtığına dikkat çekiliyor. Bu zafiyet, önceki yıllarda İran’ın Eski İstihbarat Bakanı Ali Yunusi’nin “MOSSAD’ın İran’a derinlemesine nüfuz ettiği ve bu durumun paralel istihbarat yapılanmalarından kaynaklandığı”; Eski Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Muhsin Rızai’nin ise “Ülke geniş bir güvenlik kirliliği ile karşı karşıya” açıklamalarıyla doğrulanmıştı. MOSSAD’a yakın takip İran’da istihbarat zafiyeti tartışmaları artarak sürerken, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ise, son yıllarda düzenlediği başarılı operasyonlarla başta MOSSAD olmak üzere yabancı istihbarat örgütlerinin Türkiye’deki hareket alanını önemli ölçüde daralttı. 2018 yılında Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’ndaki Cemal Kaşıkçı cinayetinin aydınlatılmasında önemli rol oynayan MİT, sonraki yıllarda terör örgütlerine yönelik mücadelesinin yanı sıra yabancı istihbarat örgütlerinin Türkiye’deki casusluk faaliyetlerini engellemeye dönük operasyonlarıyla da takdir topladı. Özellikle MOSSAD’ın casuslarına yönelik 2021’de başlatılan operasyonlarla büyük başarılara imza atıldı.
‘Ön alıcı, caydırıcı, proaktif’MİT Başkanı İbrahim Kalın, geçen yıl yaptığı açıklamada MİT’in, Türkiye’nin artan jeopolitik önemi ve etkinliği bağlamında taktik ve operasyonel süreçlerin yanı sıra stratejik istihbarata odaklandığını, ülkeyi yeni tehdit ve fırsatlara hazır hale getirmek için çaba sarf ettiğini belirtmişti. Kalın, “Ülkemizin ve Teşkilât’ımızın değişen küresel ve bölgesel tehditlerle mücadelede kendine yeterli, ön alıcı, caydırıcı ve proaktif bir hareket tarzı benimsemesi ve kısa ve uzun vadeli gelişmeleri yönlendirebilen bir kapasiteye ulaşması hayati önemdedir” demişti.
Yöntemleri deşifre oldu Operasyonlarla İsrail istihbarat servisinin çalışma yöntemleri de deşifre edildi. Türkiye’de bulunan Filistinliler ve ailelerine yönelik eylemlerde kullanmak üzere İsrail istihbaratının eleman temin ettiği, sosyal medya siteleri veya sohbet gruplarında detay verilmeyen iş ilanları veya linkleri paylaşılarak, kullanılmaya uygun kişilerin kendileriyle temasa geçmesinin sağlandığı belirlendi.Ödeme kuryeyle Kaynaklara yapılacak ödemelerde aracı/canlı kurye kullanıldığı, kripto para ve havale sistemiyle paranın izinin kaybettirilmeye çalışıldığı anlaşıldı. Bu elemanları kullanan İsrail istihbaratının bilgi toplama, araştırma, hedeflerin fotoğraf/video ile görüntülenmesi, takip, hedef araçlara GPS cihazı yerleştirme, darp/yaralama, soygun, kundaklama, tehdit ve şantaj gibi eylemsel işlerin yanı sıra web sitesi kurma/yönetme, internet haber gazetesi tasarlama, yalan haber yayma gibi dezenformasyon çalışmaları da yürüttüğü kaydedildi. Köstebek operasyonu■ Şubat 2024’te edindikleri bilgileri özel dedektifler aracılığıyla MOSSAD’a sattıkları belirlenen yedi şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerin seçilme süreçleri ve eylemleri de ortaya çıkarıldı. ■ Ocak 2024’te İsrail istihbarat servisiyle bağlantılı kişilere “Köstebek Operasyonu” düzenlendi. İsrail istihbarat servisi ile bağlantılı 46 kişi tespit edilirken, bunlardan bazılarının önceden yurt dışına çıkış yaptıkları belirlendi. ■ İsrail istihbarat servisinin ele aldığı yabancı uyruklulara yönelik 2021’deki operasyon ileözel dedektifler ve taktik elemanlara yönelik 2022’deki operasyon sonrasında 58’i yabancı, 39’u Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı toplam 97 kişiye uygulama yapıldı. ■ İsrailli ajanlar ile yurt dışında düzenli şekilde buluşan ve İsrail istihbaratının verdiği görevleri yerine getiren Selçuk Küçükkaya ve 16 kişiden oluşan şebekesi Nisan 2023’te çökertildi. ■ Haziran 2022’de MİT, Yunanistan Ulusal İstihbarat Teşkilatı’nın (EYP) Türkiye’ye yönelik casus olarak kullandığı Yunan vatandaşı Muhammed Amar Ampara’yı yakaladı. Ampara’nın sınırdaki TSK unsurları hakkında bilgi derleyerek EYP’ye aktardığı belirlendi. Bomba tuzağı■ Eylül 2024’te MOSSAD’ın Lübnan’da gerçekleştirdiği çağrı cihazı saldırılarında kullandığı çağrı cihazıyla dolu kargo, İstanbul Havalimanı’nda MİT’in radarına takıldı. Saldırılardan sadece iki gün önce Hong Kong’dan İstanbul’a gelen ve 27 Eylül’de Lübnan’a gönderilmek üzere bekleyen kargodan, içerisine bomba enjekte edilen bin 300 adet çağrı cihazı ve 710 adet şarj aleti çıktı.■ Mart 2024’te edindikleri bilgileri İsrail istihbarat servisi MOSSAD’a sattıkları belirlenen yedi kişi gözaltına alındı.■ Şubat 2024’te elde ettikleri bilgi ve belgeleri Fransa ve Çin istihbarat servislerine aktardıkları belirlenen 10 kişi yakalandı. Sahte baz istasyonuİşte son yıllarda MİT’in yabancı istihbarat örgütlerine karşı yaptığı önemli operasyonlardan birkaçı:■ Mayıs ayında İstanbul’da sahte baz istasyonu kurarak siber casusluk yapan yabancı uyruklu yedi şüpheli yakalandı. Şebekenin iletişim verileri ve kullanıcı bilgilerini toplayarak Çin merkezli bir sunucuya aktardığı tespit edildi.■ Mart ayında Türkiye’deki askeri üsler ve kritik bölgelerle yurt dışındaki önemli noktalara ilişkin bilgileri ele geçirip İran istihbaratına aktaran beş şüpheli yakalandı.■ MOSSAD’a yönelik operasyonlardan biri geçen yıl eylül ayında yapıldı. Türkiye’deki para ağını yöneten Liridon Rexhepi yakalandı. Rexhepi ile ona yardım ettiği öne sürülen Yıldıray Boztepe hakkında 35’er yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.