Tekirdağ açıklarında Marmara Denizi'nin 18 kilometre derininde saat 14.55'te 5.0 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini bildirdi. Deprem İstanbul, İzmir- Kocaeli ve Bursa'da hissedildi.Deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, Marmara Bölgesi’nde meydana gelebilecek büyük depreme karşı uyarıda bulundu.Naci Görür, "Marmara’da 4,0 (veya 5 ,0) deprem oldu. Arkadaşlar, bu fay aktif ve KAF’ın kuzey kolu. Her an büyük bir deprem olabilir. 14 milyon senedir oluyor, daha da olacak. Beklenen Marmara depremi açısından diyorsanız maalesef olacak. Er veya geç hazır olun ve İstanbul’u deprem hazırlayın" dedi.
02 Ekim 2025 23 NİSAN’DAKİ DEPREMİN YARISI GERÇEKLEŞTİ, ÖBÜR YARISI İSE HENÜZ OLMADI”
Deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara'daki son depremi değerlendirerek dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Depremin Tekirdağ açıklarında değil, Silivri Çukuru’nun batı kenarında meydana geldiğini belirten Üşümezsoy, “Bu, daha önce 23 Nisan’da söylediğim senaryonun yarısıdır” dedi.Üşümezsoy, 23 Nisan’da yaşanan 6.2 büyüklüğündeki Kumburgaz depreminde fayın yalnızca bir kısmının kırıldığını, Silivri Çukuru içinde kalan 10-15 kilometrelik fay parçasının ise henüz kırılmadığını hatırlatarak şunları söyledi.“23 Nisan’da bağırdım, bu deprem 6.2’lik Silivri ile Büyükçekmece arasındaki fayda oldu. Ama Silivri Çukuru’ndan Ereğli’ye doğru uzanan deniz içindeki fay kırılmamıştı. İşte şimdi onun üzerinde kırılmalar oluyor. Yani 23 Nisan’daki depremin yarısı gerçekleşti, öbür yarısı ise henüz olmadı.”Bölgede artçı sarsıntıların yaşanabileceğini dile getiren Üşümezsoy, riskin tamamen geçmediğine dikkat çekti:“Silivri Çukuru içinde kalan fay parçası üzerinde 6.2 büyüklüğünde bir deprem potansiyeli var. Kumburgaz Çukuru’ndaki koldan farklı olarak bu kez orta sırta paralel giden ikinci kolda kırılmalar söz konusu. İstanbul’a doğru ilerleyen bir fay değil, Silivri Çukuru içinde kalan bir kesimden bahsediyoruz.”Üşümezsoy, Marmara'daki bu hareketliliğin dikkatle izlenmesi gerektiğini vurgulayarak, vatandaşların olası yeni sarsıntılara karşı uyanık olması gerektiğini söyledi.“İSTANBUL İÇİN DEĞİL AMA SİLİVRİ ÇUKURU’NDA 6.2’LİK DEPREM POTANSİYELİ VAR”Deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara’daki sarsıntılarla ilgili tartışmalara açıklık getirdi. Üşümezsoy, İstanbul için büyük bir deprem riski olmadığını vurgularken, Silivri Çukuru’nda yaklaşık 10 kilometrelik bir fay parçasının kırılmadığını belirtti.Üşümezsoy, son günlerde kendisine yöneltilen eleştirilerle ilgili şu ifadeleri kullandı:“Geçen gün bana, ‘Hocam deprem bitti diyordunuz, şimdi Silivri’de olacak diyorsunuz’ diye sordular. Benim söylediğim çok net: İstanbul’a doğru giden bir fay yok, ama Silivri Çukuru içinde 6.2 büyüklüğünde deprem üretebilecek 10 kilometrelik bir kesim var. Bu, İstanbul’daki riskle aynı şey değil.”Uzmanın açıklamalarına göre, 23 Nisan’da yaşanan Kumburgaz merkezli 6.2’lik deprem, fayın bir bölümünü kırdı. Ancak Silivri Çukuru’nda kalan parçanın henüz kırılmadığını vurgulayan Üşümezsoy, şu uyarıyı yaptı:“Silivri ile Kumburgaz arasındaki fay kırıldı ama Silivri Çukuru’ndaki parça hâlâ duruyor. Orada 6.2’lik bir potansiyel var. İstanbul’a doğru uzanan fayın kırılmadığını, yani İstanbul için büyük bir depremin söz konusu olmadığını defalarca söyledim. Silivri’deki ayrı, İstanbul’daki ayrı.”Üşümezsoy, Marmara Denizi’nde meydana gelen her hareketin dikkatle izlenmesi gerektiğini yineleyerek, yanlış anlamalara karşı net konuştu:“Deprem bitti demedim, İstanbul için büyük bir risk yok dedim. Ama Silivri Çukuru’nda ayrı bir parça var, o da 6.2 büyüklüğünde bir deprem yapabilir. Bunu başından beri söylüyorum.”
17:4602 Ekim 20255.0'DAN DAHA BÜYÜĞÜ OLUR MU?Prof. Dr. Süleyman Pampal, 5.0'lık bu depremi CNN TÜRK ekranlarında yorumladı.Pampal, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:Bölgede deprem olabileceğini her an hepimiz söylüyoruz, ancak depremin öngörülmesi gibi bir durum söz konusu değil. Bölge zaten Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey kolunun orta kesimine denk geliyor. Burada 1935 yılında 6.6 büyüklüğünde, 1975 yılında Tekirdağ'ın batısında Ganos Körfezi'nde 6.7 büyüklüğünde, bu ikisinin arasındaki bölgede ise 1912 yılında 7.4 ve 7.3 büyüklüklerinde depremler meydana geldi.Bugün meydana gelen sarsıntı, 23 Nisan'daki 6.2'lik Silivri'nin depremin batısında meydana geldi ve bölgede büyük miktarda enerji boşaldı. Bu bölgede artık çok büyük bir deprem beklenmez ama yine de 5.0 ya da 6.0 büyüklüğünde depremler meydana gelebilir ancak önemli değil.Bu fay, 1766 depremlerini üreten fay hattının batı kesimi kırılarak 23 Nisan'da 6.2'yi yaşadı. Doğu'da kırılmamış parça var. Bu parça kırılırsa 7'ye yakın 6.5-7 arası deprem olacağını uzun zamandır söylüyoruz."
02 Ekim 2025ŞÜKRÜ ERSOY: BU DEPREM BÜYÜK DEPREMİN ENERJİSİNİ ALMAZDeprem uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, İstanbul’da hissedilen depreme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Depremin kente yakın olduğu için geniş bir alanda hissedildiğini belirten Ersoy, “Bunlar normal depremler, bundan sonra büyük deprem olacak demek iddialı olur. Umarız diğerleri gibi rutin seyrinde kalır. Artçıları olup olmadığına bakacağız. Artçı olması, o bölgenin canlı ve fayın aktif olduğunu göstermesi açısından çok önemli” dedi.Marmara’da beklenen büyük depremle ilgili de konuşan Ersoy, “Böyle bir deprem için ‘büyük depremin enerjisini alır’ demek doğru değil” ifadelerini kullandı.
02 Ekim 20256 ŞUBAT SONRASI FAYLARDA HAREKETLİLİKİstanbulluları korkutan depremle ilgili açıklamalarda bulunan deprem uzmanı Prof. Dr. Okan Tüysüz, 6 Şubat'ta yaşanan ve asrın felaketi olarak adlandırılan depremin ardından Anadolu faylarında bir hareketlilik artışı yaşandığını söyledi.Prof. Tüysüz şunları söyledi: İstanbul'da bir hareketlilik artışı söz konusu değil. Türkiye'de 550 tane fay var. Bu fayların kimi aktif. Çok sayıda deprem gerçekleşiyor. Yalnız 6 Şubat sonrası tüm Anadolu'da bir fiziksel artış var.Kimseye evinize girin ya da çıkın diyemeyiz. Depremle yaşamaya devam edeceğiz. Biraz bekleyelim bir iki artçı daha gelişebilir. O zaman bileceğiz ki bu ana şok depremidir.Tüysüz "Yapılarda herhangi bir çatlama varsa o zaman AFAD'A başvurmalılar" İstanbullulara uyarı olarak da dedi.
02 Ekim 2025 DEPREM, 23 NİSAN'DAKİ DEPREMİN KIRIĞININ BATI UCUNDA OLMUŞ Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Bulut, Marmara Denizinde 1963 Çınarcık depreminden bu yana beş ve üzeri depremlerin hiç bu kadar sık aralıklarla gerçekleşmediğini belirterek, şunları söyledi:"5 ve üzeri depremler yani kaynak boyutu büyük olan depremler, Marmara'da daha sık olmaya başladı. Bu, istatistiki ve deprem öncesi davranış anlamında bizim tercih ettiğimiz bir şey değil. Bu deprem, ilk verilere göre 23 Nisan'daki merkez üssü İstanbul'un Silivri ilçesi açıkları, Marmara Denizi'nde 6,1 büyüklüğünde meydana gelen depremin kırığının batı ucunda olmuş. O konumda 1766 yılında meydana gelen ikinci kırığın doğu ucu bulunuyor. 1766'da olan büyük depremlerin birincisi İstanbul açıklarında, ikincisi ise Tekirdağ açıklarındaydı. Bu depremin ilk verilere göre Tekirdağ açıklarındaki depremin kırığının doğu ucuyla 23 Nisan deprem kırığının batı ucunun arasında meydana geldiği görülüyor."Öncü depremleri, normal depremlerden ayırt etme şansının bulunmadığına dikkati çeken Bulut, "Veriye baktığımızda yani depremden istasyona gelen ilk bilgiye baktığımızda, onun öncüyle ana şok diye ayırt edilebilecek herhangi bir ayırt edici özelliği yok. O yüzden bunu ayırt edemeyiz ama bizim için ilginç olan şey, artık eskisine nazaran farklı olmaya başlayan şey, 5 ve üzeri depremlerin Marmara Denizi'nde artık eskisine göre daha fazla olduğunu görmeye başlamamız." diye konuştu.
02 Ekim 2025 ORTA BÜYÜKLÜKTE SARSINTILAR KAÇINILMAZ”Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, muhabirine, bu tarzda orta büyüklükteki depremlerin Marmara Denizi'nde olageldiğini söyledi.Derinliği ne kadar sığ olursa sarsıntının o kadar hissedildiğine dikkati çeken Özel, "Yakınlığı, derinliği, hepsi şiddeti büyütüyor. Marmara Denizi'nde yani Kuzey Anadolu fay zonunun Marmara içindeki segmentlerinde bu şiddet, bu büyüklükte depremler oluyor, yaşıyoruz." dedi.Özel, artçıların ne tarafa doğru yayılacağının beklenerek görüleceğini ifade ederek, "Bu büyüklükte depremler, Marmara içindeki fayda oluyor ama bu öncü müdür, artçı mıdır? Öncü olup olmadığı büyük depremlerden sonra bakılarak söylenebiliyor. Marmara Denizi'nde özellikle bu karmaşık yapının içinde yani Kuzey Anadolu fay zonunun girdiği ve orada değişik segmentlerle çalışan bir sistemin içinde öncü mekanizmasını söylemek çok zor." diye