Kastamonu’nun pirinciyle ünlü Tosya ilçesinde, hasadı yapılan çeltikler geleneksel yöntemlerle kurutulmaya devam ediyor.
Bölgenin verimli topraklarını besleyen Ilgaz Dağları’ndan gelen kar sularıyla sulanan yaklaşık 9 bin dekar alanda, coğrafi işaret tescilli “Sarıkılçık” başta olmak üzere “Yaşar”, “Maratelli” ve “Osmancık” türü pirinçler yetiştiriliyor.
Ekim ayıyla birlikte başlayan hasat döneminde biçerdöverlerle tarlalardan alınan çeltikler, traktörlerle harman yerine taşınıyor. Brandalarla örtülen çeltikler, sabahın erken saatlerinde güneşten faydalanmak amacıyla seriliyor. İlçede kadın, erkek, genç ve yaşlı herkesin katılımıyla yürütülen bu zahmetli süreçte, çeltikler kürek ve tırmıklarla sık sık karıştırılarak kurutuluyor.
Yağış riskine karşı sürekli nöbet tutulan harman yerlerinde, akşam saatlerinde tam kurumayan çeltikler yeniden brandalarla kapatılıyor. Havanın bozulması halinde ise üreticiler, ürünlerin ıslanmaması için seferber oluyor.
Kurutma işleminin 7 ila 10 gün arasında sürdüğünü belirten Ortalıca Köyü Muhtarı ve çeltik üreticisi Salih Uysal, Tosya’nın Türkiye’nin önemli çeltik üretim merkezlerinden biri olduğunu söyledi.
Uysal, “Tarladan biçilen çeltik yüzde 24-30 arası nemli oluyor. Bu nemi düşürmek için çadırlara serip tırmıklarla karıştırıyoruz. Kuruma süreci uzun sürse de çok önemli. İyi kurutulmazsa pirinçte leke ve koku oluşur, torbalarda güvelenir. O yüzden nem oranını yüzde 15-16’ya düşürmek gerekiyor” dedi.
Geleneksel yöntemlerle üretim yapmaya devam ettiklerini vurgulayan Uysal, “Kurutma tamamen insan emeğiyle yapılıyor. Havanın bozulması hepimizi telaşlandırıyor. Kurumuş çeltik ıslanırsa yeniden kurutmak çok zor. Bu nedenle büyük dikkat istiyor” diye konuştu.
Yaklaşık 30 yıldır çeltik üreten Mahmut Güllü de kurutma sürecinin sabır ve sürekli emek istediğini belirterek, “Çeltiği biçerdöverle biçip harmana getiriyoruz. Çadırlara serip gün boyu tırmıklarla karıştırıyoruz. Yağmur yağdığında da hemen topluyoruz. Zor, ama Tosya pirincinin kalitesi bu emeğin karşılığı” ifadelerini kullandı.