Malatya-Gölbaşı-Narlı-Nurdağı Demir Yolu Hattı Açılıyor

Asrın Felaketi” olarak nitelendirilen 6 Şubat depremlerinde ağır hasar gören demir yolu hatlarının yenilenmesi kapsamında çalışmalar tamamlandı. Malatya-Gölbaşı-Narlı-Nurdağı demir yolu hattı yeniden hizmete girdi.

 

23,8 Milyar Liralık Yatırım

 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, depremde 11 ilden geçen toplam 1.275 kilometrelik demir yolu hattının zarar gördüğünü anımsattı. Depremin hemen ardından bakım ekiplerinin sahada hızlı şekilde çalışmalara başladığını belirten Uraloğlu, şu bilgileri verdi:

 

İlk kontrollerin ardından kısıtlı işletmeciliğe geçilebilmesi için uygunluk tespitleri yapıldı.

 

Yapılan çalışmalarla 1.232 kilometrelik hat, acil kullanım ve yardım trenleri için işletmeye açıldı.

 

2023-2024 yıllarında 18,8 milyar lira, 2025 yılında ise 5 milyar lira olmak üzere toplam 23,8 milyar lira yatırım gerçekleştirildi.

 

 

Fevzipaşa-Islahiye ve Maraş Hattı da Açıldı

 

Deprem sonrası en kritik hatlardan olan Fevzipaşa-Islahiye ve Köprüağzı-Maraş etaplarının da altyapı ve üstyapı yenileme çalışmaları tamamlandı. Bu hatlar yeniden tren trafiğine açıldı.

 

Bakan Uraloğlu, 235 kilometrelik Malatya-Gölbaşı-Narlı-Nurdağı hattında da çalışmaların iki etap halinde yürütüldüğünü ve tamamlandığını belirterek, hattın açılmasının bölge için taşıdığı öneme dikkat çekti.

 

Bölge Lojistiğinde Stratejik Avantaj

 

Hattın açılmasıyla birlikte, yük taşımacılığında büyük bir kolaylık sağlanacak. Daha önce hattın kapalı olması nedeniyle yük trenleri mecburen Malatya-Sivas-Kayseri-İskenderun güzergahını kullanmak zorunda kalıyor, bu da hem zaman hem de enerji kaybına neden oluyordu.

 

Bakan Uraloğlu, hattın açılmasıyla bölge ekonomisinin büyük kazanımlar elde edeceğini vurgulayarak şunları söyledi:

 

> “Hattın yeniden açılması, bölge lojistiği için kritik bir dönüm noktasıdır. Yenilenen hat sayesinde taşımacılıkta süre ve maliyet avantajı sağlanacak. Akdeniz limanlarına doğrudan ve verimli erişim yeniden mümkün olacak. Bu da hem dış ticaret potansiyelini güçlendirecek hem de bölgenin ekonomik rekabetçiliğini artıracaktır.”