Terörsüz Türkiye sürecinde PKK’nın silah bırakma kararını fiilen hayata geçirmesi için düzenlenen “silah yakma töreni”nin ardından gözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarına çevrilmişti. Erdoğan, Kızılcahamam 'da partisinin 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'ndaki tarihi konuşmasında önemli açıklamalara imza attı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle; İstişare toplantımızın demokrasimiz için hayırlara vesile olasını diliyorum. AK Parti'nin büyümesi için aşkla koşturan tüm dava arkadaşlarıma selamlarımı yolluyorum. Türkiye Yüzyılı'nı kutlu bir şafak bilen emektarlarımızı her kademede fedakarca görev yapan dava arkadaşlarımı hürmetle selamlıyorum.Dava arkadaşımız Yiğit Bulut kardeşimizi Hak'ka uğurladık. Biz bu toplantımız vesilesiyle merasime katılamıyoruz ama teşkilatımız orada. Ağır bir rahatsızlık geçirdi. Kendisini hastanede ziyaret ettiğimde çok ağır bir durumdaydı. Ancak kaderin üstünde bir kader var. Teslimiyet içerisinde olduğunu gördüm. Mekanı cennet olsun inşallah. Aramızdan ayrılanlara rahmet diliyorum. İnsanlık tarihinin en utanç verici hadiselerinden biri olan Srebrenitsa Soykırım'ın 30. yıl dönümüydü. Boşnak kardeşlerimizin 30 yıl önce yaşadığı o tarifsiz acıyı milletçe dün olduğu gibi bugün de paylaşıyor, yüreğimizde hissediyoruz. Ortaya çıkarılan her toplu mezar, ebedi istirahat kirana uğurladığımız her şehit, 30 yıl öncesinin şehitleri olarak o kara günleri bizlere de tekrar hatırlatıyor. Türkiye olarak bir daha benzer acıların yaşanmaması için her şart altında ihtiyaç duydukları her anda Bosna Hersek'in ve Boşnak kardeşlerimizin yanında olmaya devam ediyoruz.
"FAİLİ MEÇHULLER, BEYAZ TOROSLAR..."
Bundan 47 yıl önce bölücü örgüt ilk eylemini yaptı. 10 bine yakın güvenlik görevlimizi şehit verdik. 50 bin vatandaşımız bu eylemlerde hayatını kaybetti. Onları unutmadık unutmayacağız. Vatanımız ebediyen var olacak, bayrağımız semalarda özgürce dalgalanacak. Şehitlerimiz her zaman başımızın tacı olacak.1984'teki ilk eyleminden sonra ne yazık ki terör Türkiye'de her geçen gün tırmandı. O günden sonra nice hükümetler geldi. Her biri terörün kökünü kazıyacağını söyledi. Ama terör ne topraklarımızda ne de üst edindiği başka ülke topraklarında bitirilemedi. Bunda elbette devletin bazı yanlış uygulamalarının da payı vardı. Beyaz Toroslar bunlardan biriydi, faili meçhuller bunlardan biriydi, Diyarbakır Cezaevi bunlardan biriydi. Yakılan köyler, bir gecede göçe zorlanan insanlar, evladıyla cezaevinde Kürtçe konuşamayan analar işte bu yanlış uygulamalardan biriydi. Hukuk ve meşruiyet dışı mücadele yöntemleri terörü bitirmek yerine tam tersine körükledi, büyüttü, terör örgütüne istismar edeceği elverişli bir zemin sundu. Hataların bedelini hep beraber ödedik. Sadece güvenlik güçlerimizi şehit vermekle kalmadık, sadece siviller hayatını kaybetmedi. Türkiye bu terör saldırılarıyla istikrarsız hale geldi. Ekonomide 2 trilyon doları bulan bir faturayla karşılaştık. Her şeyden önemlisi terör örgütü ülkemizin huzuruna, birliğine, bütünlüğüne, kardeşliğine çok ağır hasarlar verdi.
"BAHÇELİ'NİN TARİHİ ÇAĞRISIYLA TERÖRSÜZ TÜRKİYE İÇİN TARİHİ ADIMLAR ATTIK"
Birlikte yaşamanın kardeşliğin hukukunu yerine getirmek için tarihi adımlar attık. Savunma sanayimizi geliştirdik. Terörle mücadele silahlarımızı ürettik. 15 Temmuz2un ardından FETÖ'yü tüm kurumlarımızdan temizledik. Son yıllarda terör örgütünü eylem kabiliyetini kırdık. Sayın Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısıyla Terörsüz Türkiye için tarihi adımlar attık. Dün de örgüt aldığı kararı hayata geçirdi ve bir törenle silahları bıraktı.Dün itibariyle 47 yıllık terör belası sona erme sürecine girmiştir. Türkiye uzun acılı sancılı dönemi kapatmaya başlamıştır. Bugün yeni bir gündür. Bugün tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Bugün Türkiye Yüzyılı kapıları ardına kadar aralanmıştır."
BU BİR PAZARLIK SÜRECİ DEĞİL"
Son dönemde Terörüz Türkiye süreci bir al ver pazarlık sürecinin neticesi değildir. Onun için başından beri çok dikkatliydik. Ancak herkes şundan emin olsun. Türkiye'nin onurunu gururunu çiğnetmeyiz, başını öne asla eğdirmeyiz.Sayın Devlet Bahçeli ve kadrosunun milliyet ve vatan aşkını sorgulamak kimsenin haddi değildir. Ak kadronun da Türkiye aşkını kimse sorgulayamaz. Bu kimsenin haddi ve hakkı değildir.Biz Bahçeli ve kadrosuyla beraber tüm canımızı ortaya koyduk. Bugün de çabamız sadece Türkiye'nin hayrınadır.Ne yapıyorsak milletimiz ve istiklalimiz için yapıyoruz. Bugün bazı gerçekleri açıkça konuşmak mecburiyetindeyiz. Terör bir ekosistem oluşturdu. Bundan terör karşıtı gibi görünenler de faydalandı .İşte onlar bugünlerde kendini belli ediyor. Terörün bitiyor olması en çok onları rahatsız ediyor. Çünkü elindeki oyuncakları kayboluyor. Milletim bunları görsün, milletimiz bunları görürse daha da güçleniriz.
TÜRKİYE KAZANDI, MİLLET KAZANDI
Ne yaparlarsa yapsınlar terör bitecek ve hepsi işsiz kalacak. Milletimin bu sahte kahramanları görmesi en büyük arzumuzdur. AK Parti kadroları olarak 23 yıllık mücadelemiz neticelenme yoluna girmiştir. Türkiye ve Milletim kazanmıştır. Türk, Kürt, Arap 86 milyon vatandaşımız kazanmıştır.
"41 YILLIK PARANTEZ KAPANIYOR"
Birliğimize, vatanımıza, huzurumuza kastedecek hiçbir girişimin içinde olmayız, bunlar asla ve asla müsaade etmeyiz. Türkiye dimdik ayaktadır ve bugün düne göre çok daha kuvvetlidir. Ve istikbali için düne göre çok daha umutludur. 41 yıllık parantez kapanmaktadır, terör duvarı yıkılmaktadır. Milletimizin her bir ferdi bu tablodan dolayı sevinmeli, her bir sokağımız ay yıldızlı bayrağımızla donatılmalıdır.
"MECLİS'TE BİR KOMİSYON KURACAĞIZ"
Meclis'te bir komisyon kuracağız. DEM heyeti Meclis başkanımız ile görüştü. Yürütülen sürecin başarısı açısından kritik önemde. Dem heyeti ile bu hafta bir araya geldik. Birlikte neler yapabiliriz diye konuştuk. Demek ki olabiliyormuş. Daha iyileri de olacak.Sadece Kürt vatandaşlarımızın değil Irak ve Suriye'deki Kürt kardeşlerimizin meselesi de bizim meselemizdir. Dünkü atılan adımlar Irak'ta çok farklı sesler meydana getirdi.AK Parti, MHP ve DEM Parti en azından üçlü olarak bu yolda beraber yürümeye karar verdik. Derdimiz var ve dertliyiz. El ele vererek Allah'ın izniyle bunları aşarız. Kucaklaşacağız, konuşacağız, birbirimize karşı adım atarak yürüyeceğiz.Terörün bitmesiyle Türkiye daha özgüvenli olacak. Kaynaklarımızı kalkınma ve refah için seferber edeceğiz. Türkiye kardeşlikle büyüyecek.
"SİLAH TESLİMİNİ KURULAN MEKANİZMA VASITASIYLA TİTİZLİKLE TAKİP EDİYOR OLACAĞIZ"
Sular tersine akmaz ama akarsa da gereğini yaparız. Kimse tedirgin olmasın. Türk, Kürt, Arap düne kadar çok daha güvendedir. Kayıplarımız şüphesiz geri gelmeyecek ama gençlerimiz artık Allah'ın izniyle aramızdan bir daha ayrılmayacak. Annelerimiz bir daha evlat acısı yaşamayacak.Ülke ve millet olarak bu iradeye sahibiz. Kimseyi incitmeden sürecin hassasiyetine uygun olarak silah teslimini kurulan mekanizma vasıtasıyla titizlikle takip ediyor olacağız. Şehitlerimizin hatırasını asla çiğnetmeyeceğiz. Rabbim bahtımızı açık etsin diyorum. Bugünleri görmemize vesile olan kahraman ordumuzun kahraman mensuplarımıza ve aziz milletime bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.
İhbar Hattı
532 609 15 47
